Evlerimizde beslediğimiz egzotik hayvanlar, nesillerdir doğada tropikal iklim koşullarında yaşamaya alışmış, “soğukkanlı” olarak tabir edilen, vücut ısıları ve metabolizmaları çevre koşullarına bağımlı hayvanlardır. Dolayısıyla evlerimizde beraber yaşadığımız kedi, köpekten farklı olarak egzotik hayvanlar için özel yaşama alanları oluşturmamız gerekir. Bu gruba giren birçok hayvan ısı dengelenmesinin yanında, ortam neminin de kendilerine özel dengelenmesine ihtiyaç duyar.
Aksi takdirde sürekli olarak değişen vücut ısılarına bağlı sabit tutamadıkları metabolizma hızlarına bağlı çeşitli bozukluklar ve hastalıklar ve sonuçta ölüm kaçınılmazdır.
Türkiye’de ortalama Kasım – Nisan ayları arasında kaplumbağa besleyenler arasında oldukça yaygın bir sorun olan “Kaplumbağam yemek yemiyor” sorununun başlangıç kaynağı, aslında çoğu zaman sadece ve sadece yaşadığı ortam ısısının dengesizliğidir.
Yine aynı dönemlerde “Kaplumbağanın gözü şişti”, “Kaplumbağamın gözü kapandı”, “Gözüne perde indi” sorunları ise, gene biraz önce bahsettiğimiz ısı ve metabolizma dengesizliklerine bağlı bağışıklık sisteminin zayıflaması ve buna bağlı olarak vücudun normalde baş edebileceği çok basit bir bakteriye bağlı enfeksiyondan başka bir şey değildir.
Tüm bunlardan yola çıkarak, Biz, MediVet Veteriner Kliniği ekibi olarak egzotik hayvanların bakım ve beslenmesinin diğer hayvanlara oranla biraz daha özen gerektirdiğini, bu sevimli soğuk dostlarımızı sağlıklı ve mutlu yaşatmak için neler yapmamız gerektiğini iyi biliyoruz.